Yazın gelmesiyle birlikte, koltuk altlarımız da oluşan kötü ter kokusu yüzünden çok rahatsız günler geçirmekteyiz. Koltuk altımızdaki teri maskelemek için ise Deodorant, Roll On gibi bir sürü ürün kullanıyoruz. Ben Garnier Termal Koruma kullanıyorum. Kokusundan ötürü çok temiz hissediyordum fakat, koltuk altlarınızdaki gözenekleri bu Deodorant ve Roll On'lar tıkayıp küçük bezelerin oluşmasına sebep oluyormuş. Bu bezelerin oluşmasındaki bir numaralı etken ise paraben ve alüminyum... Deodorant ve Roll On'lar da bulunan ağır alüminyum ve paraben cilde çok fazla zarar verdiğini, koltuk altlarınızdaki ağrının ve küçük bezelerin sebebinin de deodorant ve roll on olduğunu öğrendim. İşte bu ağrılar ve bezeler sonucunda meme kanseri riskinin de tetikleyicisi olacağını doktorum söyledi. İşte benim kendi vücuduma daha doğalını bulabilmek için, bu kimyasal dünyadan sıyrılıp araştırmaya başladım. Araştırmalarım sonucunda koltuk altlarındaki kötü ter kokusunu ortadan kaldıran bir ürün...

Uzun zamandır cildimi yıkamak için bir ürün arıyordum ve Migros'ta bu ürüne rastladım. Nivea Yatıştırıcı Yüz Temizleme Köpüğü... Cildimi herhangi beyaz katı sabun ile yıkayamıyorum. Sebebi hızlı bir şekilde gerilmesi ve kuruması. Bu yüzden cildimi yıkarken nemlendiren bir ürüne ihtiyacım var. Bu ürünün beni etkilemesi ve almaya ikna etmesinin en büyük sebebi, cildin yatıştırılmasını ve yıkarken nemlendirmesini vaat etmesi. Evet Nivea Yatıştırıcı Yüz Temizleme Köpüğü çok ünlü ve kullanmakta geç kaldığım bir yüz yıkama ürünü. Fakat Nivea'nın cilt ürünlerinin bazıları bana kuruluk yarattığı için ön yargılı yaklaştım. Aslında gerçekten çok geç kalmışım. Çünkü bu ürün cildimin doğal nem dengesini korudu ve kuruluklara sebep olmadı. Uzun zamandır cildim de yıkama köpüğü olarak, cilt temizleme rutinim de birinci sıralarda yerini aldı. Nivea Yatıştırıcı Yüz Temizleme Köpüğü, şişesinin içinde sıvı halde olup,   aplikasyonuna bastığınızda elinize köpük bir formülasyon gelmesiyl...

Hem gözünüzün, hem manevi duygularınızın hem de karnınızın doyduğu bir gezi ile daha karşınızdayım. İstanbul'dan plansız olarak çıktığımız yolda durağımız, Edirne oldu. Evett bu haftanın gezilmeye değer yeri Edirne... Bu gezinin farklı bir özelliği var; Edirne'nin gezilmesi gereken yerlerini, yiyilmesi gereken ciğerini, tesadüfi festivalini,  yaklaşık 10 saatte gezmemiz...  Edirne, Marmara Bölgesi'nin Trakya kesiminde, Yunanistan ve Bulgaristan sınırında yer alan benim canım vatanımın güzel şehirlerinden. Bulgaristan ve Yunanistan'la komşu olmasından kaynaklı Avrupai insan çeşitliliği çok fazla ve  kişiye başka bir ülkede geziyormuş hissiyatı veriyor. Gezilecek, tadılacak ve atmosferini içine çekeceğiniz çok güzel bir havası olan  Edirne, küçük bir yerleşime sahip olduğu için yolları, çok kolay bulunuyor. Gideceğiniz yerler içinse, illa ki size yardımcı olan vatandaşlar çıkıyor. Nüfusu az bir şehir olan Edirne iki farklı türden nüfus artışı yaşıyor....

Artık tatil çantalarımızı hazırlamaya başladığımıza göre plajların demir başı haline gelen güneş kremini, çantalarımızdan esirgememiz lazım. Yaz günlerinin ilk günlerini yaşadığımız Haziran ayında sıcaklar kendini iyiden iyiye hissetirdi. İşte yaz aylarının en büyük sorunsalı olan, güneş ışınları, dik bir şekilde cildimize temas etmeye başladı. Bu da cildimizin UV ışınlarına karşı savunmasız hale getirdi. Özellikle açık tenliler için güneş kremi sokağa çıkarken bile sürülmesi gereken alışkanlık olarak karşımıza çıkıyor. Yüzüme u zun zamandır sivilce yapmayan bir güneş kremi arıyordum ve sonunda buldum. Cosmed markasına ait Sun Essentıal Güneş Koruyucu Yüz Kremi tüm cilt tipleri için uygun güneş kremi. Tester boyunu kullanarak başladığım bu güneş kremi, 50 SPF korumasi olan, sivilce ve siyah nokta yapmayan bir formülasyona sahip. Beyaz bir krem olduğu için cildi pürüzsüzleştiriyor.  C ilt yüzeyinde beyaz kalıntı bırakmıyor, makyaj altı bazı olarak kullanıma uygun bir güneş...

İstanbul'dan çok fazla uzaklaşmak istemeyen ama bayram ve hafta sonları denize girmek isteyen günü birlik tatilcilerin çok seveceği bir koydan bahsetmek istiyorum. Şile Akçakese Koyu... Şile, İstanbul'lular için ruhsal ve bedensel huzura kaçışın, bir akciğer organın adresi gibi. Artık inşaatlardan, çevre kirliliğinden ve kentleşmeden nasibini almış mega kentin insanları, kafalarını doğada dinlendirmek istiyor. Şile'nin bir çok tatil beldesi olmakla birlikte köy hayatını da devam ettiren bir yaşam tarzı var. İşte İstanbul'a göçmüş ama köylerini özleyip, sınırlı zamanları olan postmodern insanlarımız için özlemin bir nebze olsun azaldığı kuşların öttüğü, böceklerin özgürce doğada gezdiği, kötü insanların orada ağaçları daha az kestiği artık çağımıza en uygun kelime olan "ender yerlerden biri." Akça kese, İstanbul'un Şile ilçesine bağlı bir sahil köyü olarak geçmektedir. Köy İstanbul'a 60 km, Şile'ye 17 km uzaklıktadır. Özel aracınızla ve ...

Hayat kurtaran bir uygulamadan bahsetmek istiyorum. Artık kışlıkların kaldırıldığı, giyilmediklerin ayrıldığı bir yaz dönemine girdik. Giyilmeyen kıyafetlerin ise çok yer kapladığı aşikar.  Gardrops uygulaması burada devreye giriyor. Giymediğiniz, kenarda köşe de çok yer kaplayan kıyafet, kozmetik, ev eşyalarınızı Gardrops uygulamasında kendi hesabınıza 4 farklı fotoğrafını çekerek ve kategorilerini, rengini, bedenini bildirerek yüklüyorsunuz. Sonra fiyat belirliyorsunuz. Bir çok kişi zaten anasayfadan sizi keşfediyor. Sonra yorumlaşarak ürünü talep eden kişiyle anlaşıp satıyorsunuz.  Kargo kısmı ise şöyle; Ptt, verdiğiniz fiyata göre 2.99 tl olarak kargo bedeli sattığınız ürün üzerinden düşüyor. Yani siz Ptt'ye bu ürünleri kargolattığınız da onlara ekstradan bir para kargo para vermiyorsunuz.  Gardrops Uygulamasının Detayları Satacağınız ürünlerin detaylı olarak fotoğrafını çekerseniz ürünleriniz daha hızlı satılır. Bir çok kişi üzerinizde ...