Gün içerisinde stresten, iş yoğunluğundan, aniden duygusal çöküntüler yaşıyoruz. Milenyum öncesi bu tür çöküntüler daha azdı hatta stabildi. Fakat Modern Dünya'da bu durum psikolojik ve çevresel etkiler sebebi ile değişkenliğe uğrayıp farklı bir boyuta taşındı. Çağımızın en kötü psikolojik hastalıklarında biri depresyon. Ani motivasyon düşmesi, kişinin bir eylemde bulunmak istememesi, sürekli uyku hali ve ağlama isteği. Başlıca depresyonun etkenleri. Sürekli motivasyonu düşük olan insanların kaçınılmaz sonu.
Enerjisi çok düşük, sürekli surat asan ve her durumdan şikayet eden kişileri hayatınızdan çıkaramasanız bile uzak durması gerektiğini ezberlemeniz ve uygulamanız gerekiyor. Motivasyonunuzu düşüren en önemli etken kişilerin birbirini etkilemesi. Çünkü insan da başlayan her şey malesef ki şifası yine insan oluyor.
Size gün içerisinde motivasyonunuzu yükseltecek öneriler vermek istiyorum. Hadi bu eğlenceli listeye geçelim.
1-Eski dostlar eski güzel hikayeler bazen motive olmak için yeterli.
İnsanın halini, en iyi insan anlar. Eski dostlar ise sizi gözünüzden tanır. Onlarla yan yanayken çocukluğunuza dair tüm anılar tekrar tekrar konuşulur ve o özlemle güzel sohbetler oluşur. Eski dostlar insanın ilacı, özlediğiniz anıların mimarıdır. Onlardan sakın vazgeçmeyin.
2-Günlük tutun.
Gün içerisinde başınıza gelenleri yazarak hayatınızın sistematikleşmesine engel olun. Çünkü bu kadar otorite ve kurallar arasında tek düze hayat kaçınılmaz bir son. Yazdıklarınızı okuduğunuz da eminim ki bu hayattan neler isteyip, istemediğinizi kesinleştirip, adımlarınızı daha sağlam atacaksınız. Ne demişler, söz uçar yazı kalır...
4-Mutluluk hormonunuzu aktive hale getirin.
Mutluluk aslında tüm olumsuzlukların çözümüdür. Fakat ben nasıl mutlu olurum ? sorusunun cevabını kendi içinizde tartışarak öğrenebilirsiniz. Mesela ben mutluluk hormonumu yeşilliklerin arasında yürüyerek salgılanmasını sağlıyorum. Doğa ile kendimi rehabilite ediyorum. Bir çiçek koklayarak, zıplayarak, kendimi mutlu etmeye çalışıyorum.
6-Ne olursa olsun deniz sesi dinleyin.
Deniz sesi insanı sakinleştirir, yatıştırır ve dinginleştirir. Bir insanın mutlu olabilmesi için dalga seslerine çok ihtiyacı var. Meditasyonların vazgeçilmez sesi olan deniz sesi, kalbinizdeki seslerin ortaya çıkmasına, iç huzura ermenize sebep olacak.
8-İnternet detoksu yapın.
Gün içinde bir çok olumsuz haber, haber sitelerinden yayınlanıp bir nefret kamuoyu oluşuyor. Gündemi takip edin, memleket meselelerinden uzak durmayın. Ama nefret ordusundan, sosyal medya virüslerinden uzak durun. Çünkü okuduğunuz haberler oldukça çirkin ve ümitsizliğe kapılmak için bir etkenken, neden yorum yapanların öfke ve yanlış düşüncelerini okuyarak iki kat ümitsizliğe kapamanıza ne gerek var ? Demem o ki internet detoksu yapın. Gereksiz sıvılaşmış fazlalıklardan internet arınınca eminim daha özgür bir sisteme erişeceğiz.
9-Günün yorgunluğunu hayvanları severek atlatın.
Hayvanlar insanların dilsiz kahramanı, davranışlarıyla empati kuran yegane dostlarıdır. Kişinin agresifliğini, tüm öfkesini unutturup karşılıksız sevginin ne demek olduğunu tekrar tekrar öğreten bu huzur vericilere, dokunun, okşayın ve sevin.
Enerjisi çok düşük, sürekli surat asan ve her durumdan şikayet eden kişileri hayatınızdan çıkaramasanız bile uzak durması gerektiğini ezberlemeniz ve uygulamanız gerekiyor. Motivasyonunuzu düşüren en önemli etken kişilerin birbirini etkilemesi. Çünkü insan da başlayan her şey malesef ki şifası yine insan oluyor.
Size gün içerisinde motivasyonunuzu yükseltecek öneriler vermek istiyorum. Hadi bu eğlenceli listeye geçelim.
1-Eski dostlar eski güzel hikayeler bazen motive olmak için yeterli.
İnsanın halini, en iyi insan anlar. Eski dostlar ise sizi gözünüzden tanır. Onlarla yan yanayken çocukluğunuza dair tüm anılar tekrar tekrar konuşulur ve o özlemle güzel sohbetler oluşur. Eski dostlar insanın ilacı, özlediğiniz anıların mimarıdır. Onlardan sakın vazgeçmeyin.
Gün içerisinde başınıza gelenleri yazarak hayatınızın sistematikleşmesine engel olun. Çünkü bu kadar otorite ve kurallar arasında tek düze hayat kaçınılmaz bir son. Yazdıklarınızı okuduğunuz da eminim ki bu hayattan neler isteyip, istemediğinizi kesinleştirip, adımlarınızı daha sağlam atacaksınız. Ne demişler, söz uçar yazı kalır...
3-Hayattaki yönünüzü belirleyin.
Bazen hayatta kaybolur, çıkmazlara kendinizi hapsedersiniz. İşte bunun sebebi o çıkmazların girdabına kapılmanız. Hayatta başınıza ne gelirse gelsin, size ne iyi gelecekse yönünüzü oraya çevirin. Gün içerisinde aklınızdan kırk tane olumsuzluk, endişe ve stres edici unsurlar geçiyor. Fakat bunları geri bırakmanız için kendinize seçtiğiniz yön içsel olarak sizi motive edecektir.
Mutluluk aslında tüm olumsuzlukların çözümüdür. Fakat ben nasıl mutlu olurum ? sorusunun cevabını kendi içinizde tartışarak öğrenebilirsiniz. Mesela ben mutluluk hormonumu yeşilliklerin arasında yürüyerek salgılanmasını sağlıyorum. Doğa ile kendimi rehabilite ediyorum. Bir çiçek koklayarak, zıplayarak, kendimi mutlu etmeye çalışıyorum.
5-Kitap okuyup, hayali kahramanların yerine kendinizi koyun.
Kendi hayatınızda yaşadıklarınızı bir kenara ceket çıkarır gibi çıkıp portmantoya asın. Elinize bir kitap alın ve bırakın hikayeye kendinizi. Sanki bir sandal da seyahat edermişçesine insanların hayatında seyahat edin. İşte o zaman diğer kahramanların hayatında yer almak size çok iyi gelecek.
Deniz sesi insanı sakinleştirir, yatıştırır ve dinginleştirir. Bir insanın mutlu olabilmesi için dalga seslerine çok ihtiyacı var. Meditasyonların vazgeçilmez sesi olan deniz sesi, kalbinizdeki seslerin ortaya çıkmasına, iç huzura ermenize sebep olacak.
7-Güzel bir çay ve kahve her şeyin ilacıdır.
İşte tam bir final. Kokusunu, tadını duyunca beyninizin uyandığı çay ve kahve molası... Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer derler ya o yalan. Herkesin kalbine giden yol midesinden geçer. Sıcak bir sohbetle içilen çay ve kahvenin keyfi ve oradaki uyanış, insanın motive olması için en kolay ve en büyük sebep.
8-İnternet detoksu yapın.
Gün içinde bir çok olumsuz haber, haber sitelerinden yayınlanıp bir nefret kamuoyu oluşuyor. Gündemi takip edin, memleket meselelerinden uzak durmayın. Ama nefret ordusundan, sosyal medya virüslerinden uzak durun. Çünkü okuduğunuz haberler oldukça çirkin ve ümitsizliğe kapılmak için bir etkenken, neden yorum yapanların öfke ve yanlış düşüncelerini okuyarak iki kat ümitsizliğe kapamanıza ne gerek var ? Demem o ki internet detoksu yapın. Gereksiz sıvılaşmış fazlalıklardan internet arınınca eminim daha özgür bir sisteme erişeceğiz.
9-Günün yorgunluğunu hayvanları severek atlatın.
Hayvanlar insanların dilsiz kahramanı, davranışlarıyla empati kuran yegane dostlarıdır. Kişinin agresifliğini, tüm öfkesini unutturup karşılıksız sevginin ne demek olduğunu tekrar tekrar öğreten bu huzur vericilere, dokunun, okşayın ve sevin.
Yorumlar
Yorum Gönder