BİR İSTANBUL RÜYASI: BALAT
İstanbul'un çok farklı bir bakış açısına sahip olduğu, mahalle hayatının hala devam ettiği yegane fotoğrafçıların kendini parlattığı, üç farklı dinin kardeşçe yaşadığı bir İstanbul rüyası Balat.
Balat İstanbul'un tarihi ve dini hazinesini, eski evlerinin görsel şöleniyle gözler önüne seren, konseptli cafeleri ile yükselişe geçen İstanbul'un farklı bir İstanbul olduğunu ortaya çıkaran gezi duraklarından biri. Tarihi bir açıklama yaparsak Balat, Sultan 2. Beyazıt zamanında İspanya’da Engizisyon zulmünden kaçıp Osmanlı’ya sığınan Yahudilerin yerleştiği bir yer. Üç tane dine kucak açmış. İnsanların şuan aynı dine mensup olup, aynı dilden konuştuğu kişilere bile tahammülü kalmamışken, kiliselerin camilerin iç içe olduğu bir mabet yerinin bu denli hoşgörülü olması inanın eskiye olan aşkımı tekrardan depreştiriyor. Üç dinin oluşturmuş olduğu kültür, hoşgörü ve mimari yapılar sayesinde Dünya'nın dört bir yanından turistler ve fotoğrafçılar en duygu dolu kareyi yakalayabilmek için kendileriyle yarışıyorlar.
Balat sokaklarında dolaşırken tarihin mis gibi ahşap kokusunu içinize çekiyorsunuz. Göz banyosu ise kaçınılmaz son. Aslında küçük bir "Karaköy'leşme" sezmedim değil. Gezintiniz sırasında sizde bunu hissedeceksiniz eminim.
Balat'ın dik yokuşlarında dolaşırken Ermeni ve Rum evlerine hayran kalmamak mümkün değil. Rengarenk binaların üzerindeki heykeller tam bir sanat eseri tadında. Tabi bu güzellikleri ressamlar kalemleriyle ölümsüz hale getirmek için ekipçe Balat'a geliyor. Ressam ve fotoğrafçıların beslendiği ve tüm sanat yeteneklerini ortaya koyduğu kareler ve tablolar bu semtin içerisinden çıkıyor.
Son zamanlarda popüler olmasının sebebi Çukur dizisi. Balat artık Çukur olarak geçmekte hatta. Yer imlerinde olsun duvarlarında olsun Çukur derinlemesine insanların bilinçaltına işlenmekte. Bu durum beni açıkçası çok rahatsız etti. Malesef postmodern dünyada hayali kişiliklerle kendimizi özdeşleştiren, en yaygın kitle iletişim aleti olan televizyonun alt metinlerini beynine kazıyan bu nesil beni çok ürkütüyor. Silah, sopa, kavga, dövüş bu semtin meşru olan etkenleri haline gelmiş. Halbuki dinlerin kardeş olduğu bu semtte, bu dizinin böyle bir algı yaratması açıkçası Balat'ın da asimile olduğunun göstergesi...
Gelelim bu kadar eleştiriden sonra doyasıya üç maymun oynayarak gezilecek yerlerin listesine; görsellerle anlat bir şehri kısmınız, hemen buyurun efenim...
Yorumlar
Yorum Gönder